DOLAR 32,3189 0.2%
EURO 35,1122 -0.06%
ALTIN 2.298,550,93
BITCOIN %
Ankara
19°

KAPALI

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

63 okunma

Freedom House mercek tuttu: Dijital ortamda seçime nasıl bir müdahale olabilir?

ABONE OL
30 Mart 2023 20:00
0

BEĞENDİM

ABONE OL

ABD merkezli düşünce kuruluşu Freedom House, 14 Mayıs seçimlerinden önce dijital ortamda Türkiye’deki seçim sürecine ne gibi müdahaleler olabileceğini mercek altına aldı.

Freedom House, “Dijital Çağda Seçim İzleme” başlıklı pilot araştırma projesi kapsamında, aralarında Türkiye’nin de yer aldığı 14 ülkedeki yaklaşan seçimleri inceledi. Düşünce kuruluşu proje için, ülkelerdeki siyasi haklar ve internet özgürlüklerini göz önünde bulunduran bir “Seçim Kırılganlığı Endeksi” hazırladı.

Endeks, düşünce kuruluşunun her yıl yayınladığı Dünyadaki Özgürlükler ve İnternetteki Özgürlükler raporlarına, verilere ve analizlere dayanıyor.

“Seçim Kırılganlığı Endeksi”, incelediği ülkelerde seçim öncesi çevrimiçi ortamda etki operasyonları, internete erişimin engellenmesi ve sosyal medyada farklı gruplar arası gerilimler gibi yaşanabilecek sorunları tanımlıyor.

Dijital alan, insan hakları ile seçim sistemi ve siyasi katılım olmak üzere üç kategoriye sahip endeks, her ülkeyi 25 gösterge üzerinden 0 ve 4 arası puanlandırıyor. Puanlamada en fazla 100 puan alınabilirken, bu skor seçim kırılganlığının en az olduğunu gösteriyor. 0 puan ise seçim kırılganlığının en fazla olduğunu gösteriyor.

VOA Türkçe’nin haberine göre Freedom House bu endekste, 14 Mayıs’taki seçimler için Türkiye’ye 33 puan verdi.

Freedom House, bu ay yayınladığı 2023 Dünyadaki Özgürlükler raporunda 32 puan ile Türkiye’yi “Özgür Olmayan Ülke” kategorisinde değerlendirmişti. Aynı şekilde 2022 yılındaki İnternetteki Özgürlükler raporunda da Türkiye, “Özgür Olmayan Ülke” kategorisinde yer almıştı.

Freedom House, proje için Türkiye’yi incelediği analizde, 14 Mayıs seçimlerinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti için önemli zorluk yaratabileceği yorumunu yaptı.

OLAĞANÜSTÜ HAL

Analizde, 6 Şubat Maraş depremlerine değinen Freedom House, depremden etkilenen 10 ilde ilan edilen 3 aylık Olağanüstü Hal’in (OHAL) hükümete temel hakları kısıtlayabilecek yetkiler verdiğini belirtti.

Bölgedeki yetkililerin çevrimiçi ve kamusal alanda kampanya materyallerini ve mitingleri engelleyebileceğine ve muhalefet partilerinin siyasi faaliyetlerinin kısıtlanabileceğine dikkat çekildi.

Analizde ayrıca, depremden sonra ‘görünüşte dezenformasyonun yayılmasını durdurmak’ için Twitter’a 12 saat boyunca erişimin engellendiği ve Ekşi Sözlük’e erişim yasağı getirildiği hatırlatıldı.

Freedom House, 2002’den beri iktidarda olan AK Parti’nin son 10 yılında, seçim yasalarının değiştirildiğini, yargı bağımsızlığına müdahale edildiğini ve muhalefeti susturmak için sert adımlar atıldığını belirtti.

Analizde, “İlk zamanlarında bazı özgürleştirici reformları hayata geçirdikten sonra AKP hükümeti, 2016’dan bu yana muhaliflere karşı geniş kapsamlı bir baskı uyguladı. 2017’deki anayasal değişiklikler, Türkiye’yi parlamenter sistemden başbakanın olmadığı ve cumhurbaşkanının meclisin yorumu ya da onayı olmadan hükümeti atadığı bir süper başkanlık sistemine dönüştürdü” ifadeleri kullanıldı.

Freedom House analizinde, Millet İttifakı’nın iktidara gelmesi halinde Erdoğan’ın politikalarından sert bir kopuş vadettiğini belirtirken, halkın ekonomik krize ve deprem sonrasında yetersiz görülen devlet yardımına tepkisiyle muhalefet partilerinin güçlenebileceği ve Erdoğan’ın yeniden seçilme şansının ciddi bir şekilde baltalanabileceği yorumunda bulundu.

Öte yandan analizde, muhalefet ittifakındaki anlaşmazlıkların, Erdoğan’ı devirme çabalarına zarar verebileceği görüşü ortaya kondu.

Ayrıca seçim yasalarındaki değişikliklerin küçük partileri dezavantajlı konumda bırakabileceği tespiti dile getirildi.

DİJİTAL ORTAMDA MÜDAHALE

Freedom House analizde, Türkiye’deki seçimlerden önce dijital ortamda gerçekleşebilecek müdahaleleri ise dört başlıkta sıraladı:

  • Websitesi ve sosyal medya engellemeleri ve içerik kaldırma
  • Bilgi manipülasyonu
  • Tutuklamalar ve yargılamalar
  • Taciz ve korkutma

Türkiye’de binlerce web sitesine erişimin engellendiğine ve bunların arasında birçok bağımsız medya ve yurttaş gazetecilik kuruluşlarının yer aldığına dikkat çeken Freedom House, böylesi teknik sansürün seçmenlerin sandığa gitmeden önce doğru ve çeşitli bilgi kaynaklarına erişmesini engellediğini kaydetti.

Freedom House, RTÜK’ün yayın lisansı almadıkları gerekçesiyle geçen sene DW’nin ve VOA Türkçe’nin internet sitelerine erişim engeli getirttiğini hatırlattı. Ayrıca analizde, 2020’de sosyal medya yasasının uygulamaya girmesinden sonra ilk yılda en az bin 197 haberin kaldırıldığı kayda geçildi.

Freedom House ayrıca, AK Parti yanlısı olarak değerlendirdiği kamu yayıncılarının ve hükümetin sosyal medya içeriğine müdahalesinin, seçmenlerin adaylara ve seçim kampanyalarına dair bağımsız analizlere erişimini zorlaştırdığını ifade etti.

‘DEZENFORMASYON YASASI’

Kuruluş bunun yanında, geçen yıl yürürlüğe giren ‘Dezenformasyon Yasası’nın seçim öncesinde internet kullanıcılarına karşı kullanılarak muhalif sesleri bastırabileceği uyarısında bulundu.

VOA Türkçe’ye konuşan Freedom House Araştırma Analisti Cathryn Grothe, söz konusu yasa için, “Bu yasa, seçimlerden önce yetkililerin bağımsız gazeteciliği, hükümeti eleştirenleri ve hükümetten hesap sormaya çalışan kişileri susturmasını kolaylaştıracak. Özellikle yargının büyük kısmı hükümeti desteklediği için yasaların kötüye kullanılması riski, seçim güvenliğini gerçekten etkileyebilir” ifadelerini kullandı.

Düşünce kuruluşu, AK Parti hükümetinin çok yönlü bir yaklaşım kullandığını ve dezenformasyonun yaygın olduğunu iddia ederek sosyal medya kullanıcılarını hükümetin yayınladığı AK Parti lehine bilgilere güvenmeye teşvik ettiğini belirtti.

Freedom House, başka raporlara dayanarak, AK Parti’nin çevrimiçi ortamda 6 bin kişi civarında bir troll ordusunun çevrimiçi tartışmaları manipüle ederek, kendi siyasi gündemlerini yaydıklarını ve hükümet karşıtlarıyla sosyal medyada mücadele ettiklerini kaydetti.

Türkiye’de birçok gazetecinin, aktivistin ve vatandaşın, hükümet yetkililerini dijital ortamdan eleştirmesi, haberleri ve tartışmaları nedeniyle yargılandıklarını hatırlatan analiz, bu ortamın seçim öncesi otosansürü arttırabileceğine dikkat çekti.

Analizde gazetecilere ve dijital aktivistlere karşı tacizin yaygın olduğuna değinilirken, suç, yolsuzluk ve siyaset gibi konularda haber yapan muhabirlerin yer yer fiziksel saldırıya uğradığı hatırlatıldı.

Siyasetçilerin de çevrimiçi tacize maruz kaldığını söyleyen Freedom House, 2022’nin Ocak ayında CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun binlerce AK Parti yanlısı troll Twitter hesabının kendisini hedef alan bir kampanya başlattıklarını söylediğini anımsattı.

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP
300x250r
300x250r

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

deneme
deneme bonusudedektifdeneme bonusu veren sitelerfixbetfixbet girişmatadorbethukuk forumDijital Pazarlama Ajansımatadorbetescort gazianteponline itibarescort gaziantephaber
dedektif | özel dedektif | fixbet giriş